Çerezler & KVK (Kişisel Verileri Korunması) Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için aydınlatma metni ve çerez politikamızı inceleyebilirsiniz.
DİYARBAKIR İLİ, SUR İLÇESİ KORUMA AMAÇLI UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ İTİRAZ RAPORU
DİYARBAKIR İLİ, SUR İLÇESİ SINIRLARI İÇERİSİNDE BULUNAN 187 HEKTARLIK ALANDA 1/5000 ÖLÇEKLİ KORUMA AMAÇLI NAZIM İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ VE 1/1000 ÖLÇEKLİ KORUMA AMAÇLI UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ İTİRAZ RAPORU
Söz konusu plan değişikliklerinde yapılan teknik inceleme sonucu itirazımızın gerekçeleri aşağıda detaylı bir şekilde açıklanmaktadır;
1. Söz konusu plan değişikliği ile Sur içinde geleneksel tarihi dokunun hiçe sayıldığı, tescili yapıların görmezden gelindiği, mevcut plandaki kentsel donatı alanlarının kaldırıldığı, birçok yapının yıkımının öngörüldüğü, Hasırlı Mahallesinde iki adet, Cemal Yılmaz, İskender Paşa, Melik Ahmet ve Ali Paşa mahallelerinde ise birer adet olmak üzere toplamda 6 karakol inşa edileceği; bu karakolların hem ana akslarla olan hem de kendi aralarındaki ulaşım bağlantılarının çok ciddi oranda yol genişletmelerle sağlanacağı ve Suriçi'nin yıkımlardan sonra bugüne ulaşan dokusunun da zarar görmesine neden olacak ciddi kararlar önerdiği görülmektedir. Söz konusu plan değişikliği ile geliştirilen kararlar mevcut tarihi dokunun bozularak başka bir çehreye dönüşmesini göstermektedir.
2. Plan değişikliği ile öngörülen karakol alanları detaylı olarak incelenmiş olup;
• Alipaşa Mahallesi'nde bulunan 276 ve 277 nolu adaların tamamının mevcut koruma amaçlı imar planlarında Konut Alanı olarak planlı olduğu, alanda 3 tescilli yapı olmak üzere toplam 21 adet yapının bulunduğu; re'sen onaylanan plan değişikliği ile alanda bulunan nüfus, tescilli yapılar ve geleneksel dokunun göz ardı edilerek alanın tamamının "Resmi Kurum Alanı" (Emniyet Hizmet Alanı)olarak planlandığı;
• Melik Ahmet Mahallesi'nde bulunan 322 Ada 57 No'lu parselin yürürlükte bulunan KAİP’te "Sosyal Tesis Alanı" olarak planlanmış olduğu, alanda 2 adet tescilli yapı bulunduğu, re'sen onaylanan KAİPD ile alanda bulunan tescilli yapılar ve geleneksel dokunun göz ardı edilerek alanın tamamının "Resmi Kurum Alanı (Emniyet Hizmet Alanı)" olarak planlandığı, kaldırılan Sosyal Tesis Alanına karşılık olarak yeni bir alan ayrılmamasını Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. Maddesinin 2 ve 3 bendine göre aykırı olduğu, söz konusu parselde bulunan tescilli yapıda öngörülen fonksiyon değişikliğinin yapılar üzerinde çeşitli tadilatlar yapılmasını gerektireceği, Fonksiyon değişikliği için yapılacak bu tadilatların yapılarda kalıcı hasırlara sebep olacağı, Yapıların farklı fonksiyonda kullanılması, kullanım yoğunluğu ve kullanıcı profilinin değişmesinin, yapının ömrünü azaltacağı ve yapıda geri dönüşü olmayan hasarlar bırakacağı
• İskenderpaşa Mahallesinde bulunan 136 ada 24, 28, 31, 32, 33, 36, 37, 38, 39,41, 70, 71,74, 75, 89, 106, 107, 109 no’lu parsellerin yürürlükte bulunan KAİP’de Konut Alanı ve Park olarak planlı olduğu, alanda toplam 28 adet yapının bulunduğu, re'sen onaylanan KAİPD ile alanda bulunan nüfus ve geleneksek dokunun göz ardı edilerek alanın tamamının Resmi Kurum Alanı (Emniyet Hizmet Alanı) olarak planlandığı
• Fatih Paşa mahallesinde bulunan 647 No’lu adanın tamamının yürürlükte bulunan KAİP’da Konut Alanı olarak planlı olduğu, alanda toplam 38 adet yapının bulunduğu, re'sen onaylanan KAİPD’de alanda bulunan nüfus ve geleneksek dokunun göz ardı edilerek alanın tamamının “Resmi Kurum Alanı” (Emniyet Hizmet Alanı) olarak planlandığı
• Fatih Paşa Mahallesi 189 Ada 20 No'lu parselin yürürlükte bulunan KAİP’da İlköğretim Tesis Alanı olarak planlanmış olduğu, alanda 2 adet yapının bulunduğu; re'sen onaylanan KAİPD ile alanda bulunan yapıların göz ardı edilerek alanın tamamının Resmi Kurum Alanı (Emniyet Hizmet Alanı) olarak planlanmış olduğu, kaldırılan İlköğretim Tesis Alanına karşılık olarak yeni bir alan ayrılmadığından dolayı Mekansal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. Maddesinin 2. ve 3. bendine aykırı olduğu; söz konusu parselde bulunan ve Süleyman Nazif İlkokulu olarak kullanılan tescilli yapıların fonksiyonun değiştirilerek Emniyet Hizmet Alanı olarak kullanılmasının mevcut yapılar üzerinde çeşitli tadilatlar yapılmasını gerektireceği, fonksiyon değişikliği için yapılacak bu tadilatların yapılarda kalıcı hasarlara sebep olacağı, yapıların farklı fonksiyonda kullanılması, kullanım yoğunluğu ve kullanıcı profilinin değişmesinin yapının ömrünü azaltacağı ve yapıda geri dönüşü olmayan hasarlar bırakacağı;
• Hasırlı Mahallesi 673 Ada 78, 79, 80, 84, 85, 86, 87, 88 No'lu Parsellerin yürürlükte bulunan KAİP’da İlköğretim Tesis Alanı olarak planlanmış olduğu, alanda 1 adet yapı bulunduğu; re'sen onaylanan KAİPD ile alanda bulunan yapıların göz ardı edilerek alanın tamamının Resmi Kurum Alanı (Emniyet Hizmet Alanı) olarak planlanmış olduğu, kaldırılan İlköğretim Tesis Alanına karşılık olarak yeni bir alan ayrılmadığından dolayı Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliğinin 26. Maddesinin 2. ve 3. bentlerine aykırı olduğu;
tespit edilmiştir.
3. Söz konusu KAİPD ile getirilen kararların tamamının sadece güvenlik odaklı gerekçelendirildiği ve bu gerekçelerle Suriçinin savunma odaklı geliştirildiği ve bu yaklaşım ile de planlama bir savunma aracına dönüştürülmektedir. Söz konusu savunma odaklı yaklaşım diğer tüm değerleri de göz ardı etmekte ve genel şehircilik ilkelerine, disiplinler arası planlama esaslarına ve kamu yararına aykırılık teşkil etmektedir.
4. Plan değişikliği açıklama raporu incelendiğinde söz konusu değişikliğin gerekçesinin güvenlik amacıyla yapıldığı açıkça belirtilmiş olup Sur İçinin Dünyaya mal olmuş bir miras alanı olduğu ve kentsel dokuda yapılacak her bir müdahalenin geri dönüşü olmayacak kayıplar yaratacağı tamamen göz ardı edilmiştir. Plan raporu bu özelliği nedeniyle kendi içinde de son derece tutarsızlık göstermektedir. Raporun giriş kısmında kentin değerlerinden söz edilmekte iken, bu değerleri var eden kentliye karşı savunma odaklı işlevler önerilmekte, bu işlevleri yerine getirecek yapıların inşası için kentin özgün değerlerine zarar verilmekte, aynı zamanda da Dünya Miras Listesi'ne kabul edilmiş bir alanın evrensel niteliklerine aykırı bir yaklaşım gösterilmektedir.
5. Suriçi KAİPD mahalle sakinleri, hak sahipleri, kiracılar, mülksüzler, bölge halkı, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları gibi sürece dâhil edilmesi gereken kentin tüm bileşenlerinin görüşü alınmadan merkezi bir kararla yapılmıştır. Söz konusu kentin bileşenlerinin görüşü Anayasanın sosyal devlet ilkesi kapsamında alınması gerekli olduğu gibi Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği genel esaslar Madde 7. (j Bendi) “Planların hazırlanmasında plan türüne göre katılım sağlanmak üzere anket, kamuoyu yoklaması ve araştırması, toplantı, çalıştay, internet ortamında duyuru ve bilgilendirme gibi yöntemler kullanılarak kurum ve kuruluşlar ile ilgili tarafların görüşlerinin alınması esastır” şartı getirilmiştir. Bu şekilde kısa vadeli politikalarla katılımcı süreçlerden yoksun, merkezden üretilen planlar genel şehircilik mevzuatları kapsamında katılımcı bir şekilde yapılması ilkesine aykırıdır.
6. Bu süreçte plan değişikliği yapılan alanın büyük bir kısmında hak sahiplerinin çoğunun yerinden edildiği, yaşamsal ve kentsel hiç bir öğenin kalmadığı görülmektedir. Söz konusu plan değişikliğinin yeniden bir sosyolojik etüd üzerine kurulması gerekliliği aşikardır. KAİPD’nin sosyal etüdlerinin geçerliliği, yaşayan kitlesel göç ve nüfus profilinin değişmesi ile birlikte ortadan kalkmıştır. Savaş sonrası olağanüstü şartlarda sosyal katılım ilkelerini yerine getirecek bir yaklaşımla ele alınması gerekmekteyken, değişen nüfus ve sosyal profil unsurlarına herhangi bir referans yapılmamış olması, plan değişikliğinin bilimsel zemininin olmadığının açık göstergesidir.
7. KAİPD Plan Uygulama Hükümlerinin 3.15 Maddesinde geçen ve Uygulama İmar Planları için tanımlanan“… planlama alanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen alanlarda hazırlanacak kentsel tasarım projeleri bu planın ekidir. Bu plan ve hükümlerinde yer almayan uygulamaya dönük esaslar Kentsel Tasarım veya Mimari Projelerde belirlenir" hükmü, 3.31.1. Maddesinde geçen "Koruma amaçlı uygulama imar planı ile mimari proje arasında konunun gerektirdiği detaya bağlı olarak; 1/500 ve 1/200 veya 1/100 ölçeklerde hazırlanan uygulama ve yapım süreçlerinin belirlendiği projedir. Bu projede tescilli parseller dışında, plan değişikliğine konu olmaksızın yapı formlarının büyüklük, konum ve işlevleri belirlenir" hükmü ile 3.31.2. Maddesinde geçen "Planlama alanında Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca belirlenen tüm kapalı ve açık kullanım alanlarının uygulama süreci, planın eki olan Kentsel Tasarım Projesi doğrultusunda gerçekleştirilir" hükümleri mevcutta onaylı olmayan projeleri de bu planın eki olarak saymakta ve kentsel tasarım veya mimari projeleri herhangi bir onay durumu gerektirmeden çizen mimar/plancıların inisiyatifine bırakarak Suriçinde gerçekleştirilecek projelerin denetimsiz bir şekilde onaylı sayılmasına neden olmaktadır. Bu durum açıkça planlama ilke ve esaslarına aykırıdır.
8. KAİPD Plan Uygulama Hükümlerinin 5.19.1. maddesinde belirtildiği üzere “…Bu alanlarda yapılacak olan hizmet binası, müştemilat ve çevre duvarları için Yençok:8m. dir.” İbaresi geleneksel sokak dokusunun ve perspektifinin bozulmasına sebep olacaktır. Yapılması öngörülen karakolların bulunduğu bazı parsellerin cepheleri 100 metreyi bulan cephe uzunluğu ile yapı yüksekliği- yol genişliği oranı kentsel tasarım açısından uygun olmayacağı için sokağın ve komşu parsellerin güneş alma süresi ve alanını doğrudan etkileyecektir. Buna ek olarak, dar sokaklardaki önerilen bu sağır cephe uygulamaları insan ölçeğinde olmaması sebebiyle sokağı kullananların psikolojisi üzerinde olumsuz etki yaratacaktır.
9. KAİPD Plan Uygulama Hükümlerinin 5.18. maddesinde “Bu plan ve plan hükümleri ile eklerinin uygulanması sonucunda oluşacak ön bahçe mesafelerine doku sağlıklaştırmaya yönelik olarak (tüm yollardan) hiçbir durumda duvar, çit, direk yapılamaz ağaç dikilemez. Ön bahçe mesafeleri bu plan kapsamında hazırlanacak Kentsel-Tasarım Projesi doğrultusunda düzenlenir.” Şeklinde belirtilmiştir. Kamu güvenliği iddiası ile önerilen bu maddede, yapı kullanıcılarının güvenliği göz ardı edilmiştir. Konuta bağlı olan özel ve yarı özel alanlar, kullanıcının rızası dışında kamuya açık hale getirilerek, yaşam alanlarının mahremiyeti ihlal edilmiştir. Bu çerçevede yapılan tüm değişiklikler yapıların ileride konut olarak kullanımını zorlaştırarak, ticari olarak kullanılmasını teşvik edeceği görülmektedir.
10. KAİPD Plan Uygulama Hükümlerinin 5.20. maddesi “Sur içinde surların etrafındaki taşıt yolu asfalt yapılabilir.” Şeklinde belirtilmiştir. Bu maddede yerel malzeme kullanımı zorunluluğu getirilmemesi, sokak dokusunu bozacak ve asfalt kullanımı ile yol kotunun su basman kotunu aşarak yapıyı su basma riski ile karşı karşıya bırakacaktır.
11. KAİPD incelendiğinde, mevcut yapıların yıkılarak yeni yol açma ve yol genişletilmesi sonucu oluşacak artık parsellerin kullanımına dair herhangi bir kararın bulunmaması plan bütünlüğünde belirsizliğe sebep olmaktadır.
12. KAİPD’de 1’den 8’e kadar numaralandırılarak plana işlenen rakamların ne anlam ifade ettiği belirsiz olmakla birlikte plan lejantında da açıklamalarına yer verilmemiştir. Bu durum planda tanımı olmayan kararlar oluşturmaktadır.
13. Tarafımızca yapılan tespitlere göre yeni açılacak yollar ve Emniyet Hizmet Alanları olarak ayrılan alanlar içerisinde 17 adet tescilli yapı, 42 adet Korunmaya Değer Geleneksel Yapı olmak üzere toplamda 976 adet yapının plan kararı ile yıkımı öngörülmektedir. Tescilli yapıların korunacağı iddia edilen bu planda, yeni yolların açılacağı ve Emniyet Hizmet Alanlarının kurulmasına ilişkin alınan kararlara rağmen bu yapıların nasıl korunacağı ile ilgili bir açıklama bulunmamaktadır.
14. Oysa Koruma Amaçlı İmar Planları korunmaya değer somut ve somut olmayan değerlerin sürdürülmesi ve kentsel gelişmenin nasıl olması gerektiğine ilişkin vizyonun belirlenmesi amacıyla yapılır. Yapılan KAİPD ise, yıkıma uğramış bölgenin bir an önce yeni projelerle ihya edilmesi ve yeni işlevlerin eklenmesine odaklanmış olup, korumaya değer nitelikleri göz ardı etmiştir.
15. Kentsel Tasarım Projeleri ile ilgili KAİPD’de üst ölçekte bütüncül hiçbir kararın alınmaması plan bütünlüğünün bozulmasına ayrıca KAİP’e bağlı kalmadan geleneksel kent dokusuna müdahale edilmesine sebep olmaktadır.
16. KAİPD Plan açıklama raporunda yol değişiklikleri ve genişletmelerinin gerekçesi olarak "güvenlik, servis hizmetleri, yangına karşı itfaiye araçlarının, sağlık hizmetleri için ambulans araçlarının geçişini kolaylaştıracak yollar bulunmamaktadır" denilmektedir. Söz konusu KAİPD’de açılan yolların sadece plan değişikliği ile planlanan "Emniyet Hizmet Alanları"na hizmet ettiği görülmektedir. Ayrıca Sur içi gibi kadim bir kent dokusuna sahip olan yerleşmelerin itfaiye, ambulans gibi kamusal ihtiyaçları modern teknolojik çözümler üretilerek karşılanabilecekken bu ihtiyaçlar gerekçe gösterilerek kentsel dokuya zarar verecek yıkımlar plan kararları ile meşrulaştırılmaktadır.
17. KAİPD alanda olağanüstü hal süreci ve sokağa çıkma yasakları devam ederken yoğun güvenlik koşullarının uygulandığı bir süreçte yapılmıştır. Henüz yıkımların sağlıklı bir tespiti ve bu tespitlerin yeterli bir analizi dahi yapılamamıştır. Plan kararları, ciddi hasar görmüş son derece değerli bu alandaki yıkımların ve mevcut durumun somut ve somut olmayan sorunlarının tespitinin ardından alınmalıdır. Dolayısıyla bu süreçte yapılan planlama ve uygulama süreçleri sağlıklı bir plan üretme ve uygulama koşulları barındırmamaktadır. Planlar, olağanüstü güvenlik koşullarının kaldırıldığı yaşamın normalleştiği bir dönemde yapılmalıdır. Olağanüstü güvenlik politikaları üzerine kent-şehir inşasının yapılması genel şehircilik ilkelerine ve planlama esaslarına uygun değildir.
Kent toplumsal olarak üretilir, toplumsal bütün duruşların ve birleşenlerin dinamizmi ile dönüşür. Kentin dışarıdan ve yukarıdan dönüşüm planları ile yaşayan halkın kentlilerin rızası, katkısı, sözü ve itirazı dinlenmeksizin dönüşüme açılması kent hakkının ihlalidir. İnsanı gözetmeyen hiçbir ıslah ya da plan değişikliği düşünülemez. Bu koşullarda hazırlanmış bir KAİP revizyonunun hızla bir imar planı yapmaktan öte niyeti olmadığı, evrensel hak ve ilkelere itibar etmediği, bölgenin korumaya değer niteliklerini ve bununla ilişkili yaşam hakkını dikkate almadığı açıktır.
Peyzaj Mimarı, Sanat Tarihçisi, Sosyolog imzası da taşıyan, Bakanlığınız tarafından re'sen onaylanan bu planda ismi geçen disiplinlerin plan değişiklik kararlarında herhangi bir bilimsel kontrol ve tahdit katkısı görülmemektedir. Kentin çatışma sonrası nüfus yapısındaki niteliksel ve niceliksel büyük dönüşüm, yeni peyzaj nitelikleri, somut ve somut olmayan kültür varlıklarının yeni durumuna dair en küçük bir bilimsel çalışma veya tespit olmadan koruma amaçlı imar planının değiştirilmesi bilim ve toplumsal fayda dışıdır.
Yukarıda detaylı bir şekilde açıklanan gerekçelerden dolayı, Diyarbakır İli, Sur İlçesi sınırları içerisinde bulunan 187 hektarlık alanda tarafınızca re'sen onaylanan 1/5000 ölçekli Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli Koruma Amaçlı Uygulama İmar Planı Değişikliği 3194 Sayılı İmar Kanunu, Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği, Mekânsal Planlar Yapım Yönetmeliği, Genel Şehircilik ilkeleri ve Planlama esaslarına aykırı olması nedeniyle iptali konusunda gereğini bilgilerine sunarız.
TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu